Kalp Nelerdir? Toplumsal Cinsiyet, Çeşitlilik ve Sosyal Adalet Perspektifinden Bir Yolculuk Kalp… Sadece bir organ değil, yaşamın ritmini taşıyan bir sembol. Ama “kalp” dediğimizde aslında neyi kastediyoruz? Sevgi mi, empati mi, direniş mi, yoksa anlayış mı? Bu yazı, kalbi yalnızca biyolojik bir gerçeklik olarak değil, toplumsal bir metafor olarak ele alıyor. Çünkü kalp, sadece kan pompalamaz; toplumun duygusal damarlarına da can verir. Kalbin Toplumsal Cinsiyetle Bağlantısı Toplumsal cinsiyet, kalbin nasıl anlaşıldığını ve ifade edildiğini de şekillendirir. Kültürel kodlarımızda kadın kalbi genellikle “duygusal”, “şefkatli” ve “fedakâr” olarak görülürken; erkek kalbi “güçlü”, “koruyucu” ve “mantıklı” sıfatlarıyla tanımlanır. Ancak bu tanımlar, kalbin evrensel…
Yorum BırakNeşeli Fikir Pınarı Yazılar
Bir Meyvenin Düşündürdükleri: Greyfurtun Yan Etkileri Nelerdir? Bir filozofun gözünden bakıldığında, her nesne bir sorudur; her tat bir anlam, her yan etki bir varlık sorgusudur. Greyfurt, doğanın insana sunduğu en paradoksal armağanlardan biridir. Ekşiyle tatlının, şifayla tehlikenin, canlılıkla sınırın birleştiği bir meyve… Bu yazı, yalnızca bir besinin fizyolojik etkilerini değil, aynı zamanda insanın bilgiyle, bedenle ve doğayla kurduğu ilişkinin felsefi katmanlarını da irdelemeyi amaçlıyor. Epistemolojik Bir Başlangıç: Bilgiyi Ne Kadar Biliyoruz? “Bir şeyi bilmek ne demektir?” sorusu, filozofların asırlardır tartıştığı bir meseledir. Greyfurtun yan etkileri üzerine konuşurken bile bu sorunun yankısını duyarız. Çünkü çoğu insan, bu meyvenin sağlıkla özdeş olduğunu…
Yorum BırakHarcama Akımı Nedir? Farklı Bakış Açılarıyla Paranın Yolculuğu Merhaba! 😊 Bugün biraz farklı bir konuyu masaya yatırmak istiyorum: harcama akımı. Kulağa ekonomik bir terim gibi gelse de aslında hepimizin günlük yaşamında önemli bir yere sahip. Paranın bir yerden çıkıp başka bir yere gidişini, yani “akışını” anlamak; sadece ekonomistlerin değil, bilinçli bireylerin de ilgilenmesi gereken bir konu. Bu yazıda harcama akımına hem objektif verilerle hem de duygusal ve toplumsal etkiler açısından bakacağız. Çünkü bir taraf “rakamlar yalan söylemez” derken, diğer taraf “insan duygularını hesaba katmazsan o rakamlar eksik kalır” diyor. Hadi birlikte bu akışın içine dalalım! — Harcama Akımı Nedir? Harcama…
Yorum BırakBu Ne Demek? | İnsan Davranışlarının Psikolojik Çözümlemesi İnsanlar, her gün etraflarındaki dünyayı anlamlandırmaya çalışırken, kelimeler, davranışlar ve ifadelerle etkileşimde bulunurlar. Peki ya “bu ne demek?” sorusu? Sadece bir dilsel sorgulama mı, yoksa daha derin bir anlam arayışı mı? Psikologlar, insanların birbirlerini ve kendilerini anlamaya çalışırken kullandıkları dil ve davranışları incelerken, bu basit ama etkili soruyu çözümlemeye büyük bir önem verirler. İnsanların duygu, düşünce ve davranışlarını anlamak, bazen sadece “bu ne demek?” sorusuyla başlar. Bir Psikoloğun Merakı: İnsanların İçsel Dünyasını Anlamak İnsanlar, kendilerini ve çevrelerini anlamaya çalışırken sürekli olarak sorular sorarlar. Bu sorular, yalnızca dış dünyayla ilgili değil, aynı zamanda…
Yorum BırakKubbenin Altında Ne Anlatıyor? – Varlığın Yankısı, Bilginin Sessizliği Filozofun Bakışıyla Başlangıç Kubbenin altında durduğumuzda, sesin yankısında kendi varlığımızı duyarız. Bir kubbe yalnızca mimari bir yapı değildir; o, insanın kendi iç sesini evrene yansıttığı bir bilinç formudur. Her yankı, bir “ben”in kendi varoluşuna dair sorgusudur. Kubbenin altında ne anlatıyor? sorusu, aslında “Biz neyi duymak istiyoruz?” sorusuyla iç içedir. Çünkü kubbe konuşmaz, yankılar bizden doğar. Etik Perspektif: Yankının Sorumluluğu Etik açıdan bakıldığında kubbenin altında söylenen her söz, geri döner. Bu, insanın eylemlerinin sonucuyla yüzleşmesinin mimari bir metaforudur. Bir kubbenin altına girdiğinde insan, kendi sesinin yankısını dinlerken, aslında kendi ahlaki kararlarının yankısını…
Yorum BırakKaynakların Sınırlılığı ve Gönül Ekonomisi Üzerine Bir Giriş Bir ekonomist için her şey, kıt kaynakların en etkin biçimde kullanılmasına dayanır. Zaman, para, emek, bilgi… Hepsi sınırlıdır. Ancak bu kıtlık dünyasında dahi insanlar, ölçülemeyen bir değeri yaşatmaya devam ederler: gönül borcu. Ekonomik bir perspektiften bakıldığında “gönül borcu” soyut bir kavram gibi görünse de, aslında toplumsal sermayenin, güvenin ve karşılıklı dayanışmanın görünmeyen piyasasında en etkili değişim aracıdır. Gönül Borcu Nasıl Yazılır TDK? Dilin Ekonomik Boyutu Türk Dil Kurumu’na göre “gönül” kelimesi, insanın sevgi, istek ve içten bağlılık duygularının merkezi anlamında kullanılır. “Borç” ise, bir yükümlülük, bir karşılık verme zorunluluğudur. Bu iki kavram…
Yorum BırakGiven 2 Cilt Ne Zaman Çıkacak? Felsefi Bir İnceleme Felsefe, zamanın, varoluşun ve bilginin derinliklerine inen bir yolculuktur. Zaman, hem somut hem soyut olarak, insanın anlam arayışını biçimlendiren temel bir kavramdır. Bir eser ne zaman yayımlanır, ne zaman son bulur? Ne zaman gelir, ne zaman ulaşır? Sorularının ardında, yalnızca gündelik merak değil, aynı zamanda daha derin varoluşsal ve epistemolojik kaygılar da yatar. Bu yazıda, “Given 2 cilt ne zaman çıkacak?” sorusunu etik, epistemoloji ve ontoloji perspektifinden felsefi bir şekilde ele alacağız. Bu basit soru, zamanın akışını, bilginin edinilmesini ve insanın varlıkla olan ilişkisini sorgulamamıza neden olacaktır. Etik Perspektiften: Zaman ve…
Yorum BırakGeçen hafta sonu parkta yürüyüş yaparken yanımda oturan yaşlı teyze hafifçe öksürdü. Ardından gülerek dedi ki: “Mevsim geçişi işte, insana oyun oynuyor.” O anda fark ettim ki, bu hepimizin ortak hikâyesi. Baharın umut dolu sabahlarıyla, sonbaharın melankolik akşamları arasında gidip gelirken, vücudumuz da bu değişime ayak uydurmaya çalışıyor. Ama bazen yetişemiyor… İşte tam da bu yüzden mevsim geçişlerinde hasta oluruz. Ali’nin Stratejik Hesapları Ali, işini gücünü planlamadan yapamayan çözüm odaklı biriydi. Sonbahar geldiğinde hemen kalın montunu çıkarır, vitaminlerini masaya dizer, “Bu yıl hasta olmayacağım!” diye stratejik bir karar alırdı. Ona göre hastalıklar, yanlış planlamanın sonucuydu. “Bağışıklık sistemini güçlendirecek adımları doğru…
Yorum BırakEpifenomen ne demek tıp? Tarihsel kökleri, güncel tartışmaları ve klinik bağlamı Tanım: Tıpta “epifenomen” neyi karşılar? Epifenomen, birincil sürece eşlik eden ve ondan kaynaklanan, ancak nedensel belirleyicilik atfedilmeyen ikincil olguya verilen addır. Klinik dilde bu; hastalığın öz nedenine ya da seyrine doğrudan etki etmeyen, fakat onunla birlikte görülen işaret, belirti ya da istatistiksel ilişkinin adıdır. Örneğin bir biyobelirtecin yükselmesi, altta yatan sürecin yan ürünü olabilir; bu durumda o yükseliş “epifenomen” sayılır. Sözlük ve tıp kaynakları bu anlamı “bir başka olgunun yanında görülen ikincil olgu” olarak özetler. :contentReference[oaicite:0]{index=0} Tarihsel arka plan: Felsefeden kliniğe uzanan bir kavram Epifenomen kavramının düşünsel kökeni, zihin–beden…
4 YorumHaset Ne Demek Osmanlıca? Bir Kavramın Köklerine Yolculuk Haset, kelime olarak sıklıkla “kıskanmak” ya da “kıskançlık” duygusunun bir türü olarak tanımlanır. Ancak, Osmanlıca’da bu kelimenin taşıdığı anlam, sadece bu duyguyu tanımlamakla sınırlı değildir. Bu yazıda, haset kelimesinin Osmanlıca’daki derin köklerine inmeyi, bu kavramın toplumsal ve bireysel düzeydeki yansımalarını cesurca sorgulamayı amaçlıyorum. Osmanlı İmparatorluğu’nun zengin kültürel mirasında yer alan bu kelime, günümüzde ne kadar anlamını yitirmiş durumda? Yoksa, haset gibi eski bir duygunun modern toplumda hala etkisini hissettirmesinin izleri Osmanlıca metinlerinde saklı mı? Osmanlıca’da Haset: Kökler ve Anlamlar Osmanlıca, birçok Arapça ve Farsça kelimenin derin izlerini taşıyan bir dil olarak, kelimelerin…
8 Yorum